HİCRET
Allah'ın selamı hidayete tabi olanlara olsun

Hoş geldiniz lütfen üye olunuz.

Allah (c.c) size bu dünyada ve ahirette af ve afiyet versin amin.

Join the forum, it's quick and easy

HİCRET
Allah'ın selamı hidayete tabi olanlara olsun

Hoş geldiniz lütfen üye olunuz.

Allah (c.c) size bu dünyada ve ahirette af ve afiyet versin amin.
HİCRET
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

SADAKA

Aşağa gitmek

SADAKA Empty SADAKA

Mesaj  rima Salı Tem. 20, 2010 9:15 pm

‘Sadaka’ kavramının aslı, doğruluk, doğru söz söylemek, doğrulamak, (tasdik etmek) anlamına gelen ‘sıdk’tır.
Müslümanın Allah (c.c.)’ın emrine uyma konusunda gösterdiği doğruluğu (sadakat) ifade ettiği için ‘sadaka’ denmiştir.
‘Sadaka’, kişinin malından yalnızca Allah (c.c.)’ın hakkı olarak ayırdığı vergidir. Bu açıdan Allah (c.c.)’a sadakatle bağlı olmayı ifade eder.
Sadaka vermek anlamına gelen ‘tasadduk etmek’ kelimesi de aynı kökten gelir ve (sadakatle bağlılık aramak) demektir.
Sadaka, en geniş anlamıyla; Allah (c.c.) rızası için yapılan her iyilik, verilen ve harcanan her şeydir.
Sadaka kelimesinin Arapça’da çoğulu ‘sadakat’tir.
Sadaka kavramı da geniş bir kavramdır. Birçok vacip ve nafile ibadeti, yardımı ve iyiliği içerisine almaktadır. Nitekim müminin zekât vermesi sadaka olduğu gibi, Müslüman kardeşinin yüzüne gülümsemesi bile bir ‘sadaka’dır.[1]
İbadet Olarak Sadaka

Sadaka, önce vacip (farz) ve nafile olmak üzere ikiye ayrılır. Vacip olan kısmına ‘zekât’ denilir. (Buradaki vacibin, yapılması mecburi olan farz anlamında olduğunu hatırlayalım)
Bu farz olan sadaka (zekât) tarım ürünlerinden, altın, gümüş ve paradan, davarlardan, sığırlardan, ticaret eşyasından ve madenlerden verilir. Nisap miktarı mala sahip olan, yani dinimize göre zengin olan kimseler, mallarından belli bir miktarı Kur’an-ı Kerim’de belirtilen yerlere verirler.
Kur’an-ı Kerim ‘zekât’ ibadetini aynı kelimeyle (zekât kelimesiyle) anlattığı gibi, bazı yerlerde (sadaka ) diye de anmaktadır.[2]
Kur’an ‘sadaka’ kelimesini bazen de müminlerin yakınlarına, yetimlere, fakirlere yapılan yardım şeklinde kullanmaktadır.[3]
Bütün fıkıh âlimlerinin görüş birliğine göre aşağıdaki âyette geçen ‘sadakât’ kelimesi “zekât” anlamındadır:
“Sadakalar (zekâtlar) ancak şu kimseler içindir: fakirler, miskinler, (yoksullar), zekat işinde çalışan görevliler, kalpleri İslâm’a ısındırılmak istenenler, (azat olmak isteyen) köleler, Allah yolunda olanlar ve yolda kalmışlar. Bu Allah tarafından farz kılınmıştır. Allah Âlimdir, Hâkimdir.”[4]
‘Sadaka-ı fıtır’ denilen ‘fıtra’ veya ‘fitre’ de bedenin bir sadakasıdır ki, Ramazan ayı içerisinde zekât düşen kimselere verilir. Bunu vermek vacip (farzdan bir derece aşağı) sayılmıştır.
Hac ibadetini yaparken, ihramdan çıkma sebebi olan, başı tıraş etme işini vaktinden önce yapan, ya kurban keser, ya oruç tutar, ya da bir miktar ‘sadaka’ verir.[5]
Kur’an, güzel bir sözü ve bağışlamayı, başa kakılan sadakalardan daha üstün tutmaktır. Bu sadaka ister zekât şeklinde verilmiş olsun, isterse yardım şeklinde verilmiş olsun, fark etmez.
“Güzel bir söz ve bağışlama, peşinden eziyet gelen bir sadakadan daha hayırlıdır. Allah hiçbir şeye ihtiyacı olmayandır, yumuşak davranandır.”[6]
Allah (c.c.), haksız bir kazanç olan ‘riba’ya (faize) bereket vermez, onu yok eder. Ama bunun karşısında ‘sadakaları’ artırır, onlara bol bol bereket verir. Öyleyse müminler, mallarını kendi aralarında ‘riba’ gibi haksız kazanç yollarıyla yemesinler, ‘riba’ yoluyla mallarını artırmayı düşünmesinler. Mallar, zekât vermekle temizlenir, artar ve bereketlenir.[7]
‘Farz’ veya ‘vacip’ diye nitelenen sadakalar (zekâtlar) belli ölçülerde ihtiyaç sahiplerine, yani Tevbe sûresinin 60. âyetinde belirtilen kimselere verilir. Müminler bunun dışında ihtiyaç sahibi olan kimselere ihtiyaçları ölçüsünde ‘sadaka’ vermeye devam edeceklerdir. Bu sadakanın ölçüsünü ihtiyaçlar ve müslümanların cömertlikleri belirler.
“Yüzlerinizi doğuya ve batıya çevirmeniz ‘birr’ (iyilik) değildir. Fakat birr, Allah’a, Ahiret gününe, meleklere, kitaplara ve peygamberlere iman eden, malını sevmesine rağmen, yetimlere, yolda kalmışa, dilenenlere ve köle azat etmeye veren, namazını kılan, zekâtını veren kimsenin yaptığıdır.”[8]

Devam Eden Sadaka

Hadislerde geçen ‘sadaka-i cariye’ ise, devam eden, Müslüman öldükten sonra da kendisine sevap yazılması devam eden sadaka demektir.
“İnsan öldüğü zaman amelleri kesilir. Ancak üç şey bundan istisnadır: Sadaka-i cariye (devam eden sadaka), kendisinden yararlanılan ilim, kendisine hayır dua eden salih evlat.”[9]
İnsanların yararlandığı kurumlar kuran, eserler bırakan, ortaya faydalı bir ilim koyan, hayır ve hasenat yapan, kendisi ölse bile, insanlar o şeyden yararlandıkları müddetçe o sevabını almaya devam eder. Yine iyi bir çığır açan, güzel bir adet başlatan kimse de, insanlar o iyi şeyi yaptıkları sürece sevap alır, kötü bir çığır açan da, insanlar o kötü âdeti yaptıkları sürece günah kazanır.
Allah yolunda vakfedilen mallar da ‘sadaka-i cariye’dir.
Sadaka İbadetinin Ahlâkî Yönü
Allah (c.c.)’ın insana verdiği nimetler karşılığında, yani her bir nimet için sadaka vermek, şükrün bir ifadesidir. İnsanoğlu her bir eklemi için, her bir günü için sadaka vermelidir.
Bu bakımdan sadakanın yalnızca mal veya para cinsinden bir şey olması gerekmez. Mal ve para ile yapılmayan birçok sadaka vardır.
İki kişinin arasında adaletle hükmetmek bir sadakadır. Aracına veya binek hayvanına binmesi için bir kimseye yardım etmek bir sadakadır. Güzel söz söylemek bir sadakadır. Yolları temizlemek, insanlara eziyet veren şeyleri ortadan kaldırmak sadakadır. Namazı cemaatla kılmak için camiye gitmek sadakadır. İnsanlara iyilik etmek sadakadır. Bir kimseye yol göstermek sadakadır. Gönül almak, yumuşak söz söylemek, güler yüzlü olmak, ağaç dikmek ve benzeri bütün güzel davranışlar birer sadakadır.
Sadakaların en faziletlisi kişinin kendi ailesine yaptığı harcamadır. Bundan sonra Allah (c.c.) yolunda yapılan harcamalar gelir.
Sadakalar en sevilen mallardan verilmeli ki, yerini bulsun ve öyle bir amelden Allah (c.c.) razı olsun.[10]
Mal ile yapılan sadakanın üç özelliği vardır.

1- Verilen kimse yoksul birisi olmalı,
2- Sadaka (zekât) ihtiyaçlıya mal olarak verilmeli.
3- Allah (c.c.) rızası için verilmelidir.

Sadaka, aynı zamanda Türkçe’deki anlamıyla, her türlü yardım ve iyiliğin genel adıdır. Bunların bir kısmı zorunlu bir kısmı ise nafiledir. Kişinin ailesine (hanımına, çocuklarına, ana-babasına) bakması, onlara tasaddukta bulunması (sadaka vermesi) zorunludur. Ama fakirlere zekâtın dışında yardım etmesi, sadaka-i cariye yapması, iyilik etmesi ve benzeri sadakalar, nafile ibadetler cinsindendir. Bu sadakaları yapanlar bol bol sevap alırlar.
Günümüzün şartlarında, maddenin kutsal hale getirildiği, iyilik duygularının yok olmaya yüz tuttuğu, başkalarının pek hesaba katılmadığı bir zamanda, eşyaya tutkun insan topluluklarında, İslâm’ın sadaka emri ve iyilikte bulunma tavsiyesi daha da önem kazanmaktadır.[11]
Tasadduk etmek, Kur’an’ın emrine uyup mal konusundaki sınavı kazanma gayreti olduğu gibi, Müslüman toplumda sosyal dayanışmanın, yardımlaşmanın, hediyeleşmenin de bir yoludur. İnsanın mala karşı aşırı bağlılığı bu şekilde azaltılır. Elindeki imkânı başkasıyla bölüşen kimse hem kendi içinde rahatlar, hem de diğer insanlarla arasındaki kardeşlik bağı artar. Birçok kavganın ve savaşın daha çok mala sahip olmak hırsı yüzünden çıktığını düşünürsek, tasadduk etmenin barışa katkısını daha iyi anlarız. İslâm’ın tavsiye ve emrettiği şekilde tasaddukta bulunulduğu zaman, toplumda muhtaç kimse kalmaz, insanlardaki mal hırsı azalır, dayanışma sağlanır ve barışın temelleri atılır.

--------------------------------------------------------------------------------

[1] Muhtaru’l-Ehadis, Hakim.
[2] Tevbe sûresi, 9/58.
[3] Bakara sûresi, 2/177.
[4] Tevbe sûresi, 9/60.
[5] Bakara sûresi, 2/196.
[6] Bakara sûresi, 2/263.
[7] Bakara sûresi, 2/276.
[8] Bakara sûresi, 2/177.
[9] Müslim, Vasıyyet 14, (1631); Ebu Davud, Vesaya 10, (2880).
[10] Al-i İmran sûresi, 3/92.
[11] İslâm’ın Temel Kavramları, H. K. Ece.

rima
rima
ilim ehli

Mesaj Sayısı : 266

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön

- Similar topics

 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz