Hala sultan olarak tanınan kadın sahabi /ÜMM-İ HİRAM
1 sayfadaki 1 sayfası
Hala sultan olarak tanınan kadın sahabi /ÜMM-İ HİRAM
Ümm-i Hiram, Enes bin Malik'in
teyzesidir. Resulullahın da teyzeleri tarafından akrabasıdır. Cahiliyye
devrinde Amr bin Kays ile evlendi. İman ile şereflenip, müslüman oldu.
Kocası iman etmeyince, ayrıldılar. Ondan Kays ve Abdullah adında iki
oğlu oldu. Müslüman olduktan sonra, ensarın büyüklerinden Ubade bin
Samit ile evlendi. Bundan da Muhammed adında bir oğlu oldu.
Gazaya giderler
Ümm-i Hiram'in Medine-i Münevveredeki evini, Resulullah efendimiz sık
sık ziyaret ederdi. Ümm-i Hiram da bundan çok memnun olur ve çok ikramda
bulunup, hizmet etmekle şereflenirdi.
Yine Resulullah efendimiz evine teşrif etmiş ve istirahat için evinde
uyumuştu. Bir müddet sonra Peygamber efendimiz gülümseyerek uyandılar.
Bunun üzerine Ümm-i Hiram sordu:
- Ya Resulallah! Niçin güldünüz?
- Ey Ümm-i Hiram! Ümmetimden bir kısmını gemilere binmiş hâlde, kâfirlerle gazaya giderlerken gördüm.
- Ya Resulallah! Duâ et, ben de onlardan olayım!
Peygamberimiz de onun bu arzusunu geri çevirmeyip, kabul etti ve şöyle duâ buyurdular:
- Ya Rabbi! Bunu da onlardan eyle!
Resulullah efendimiz tekrar uyuyup, yine gülümseyerek uyandılar. Tekrar gülme sebebini sorunca, buyurdular ki:
- Bu defa da, ümmetimden bir kısmının, padişahların tahtlarına
kuruldukları gibi debdebeli bir kalabalık hâlinde gazaya gittiklerini
gördüm.
Ümm-i Hiram bu sefer de dedi ki:
- Ya Resulallah! Duâ et, ben de bir gazi olarak onların arasında bulunayım.
Bu sefer Peygamberimiz buyurdu ki:
- Hayır, sen öncekilerdensin.
Böylece onun deniz seferinde bulunacağını önceden haber vermiş oldu.
Ümm-i Hiram, Resulullah efendimizin vefatından sonra, kocası Ubade bin
Samit Şam'a gönderilen ilmî heyet içinde olduğundan, Humus'a
yerleştiler.
Seksenaltı yaşında idi
Halife Hz. Osman'in izniyle, 647 yılında Hz. Muaviye, Kıbrıs adasındaki
insanların da saadete kavuşmaları, cehennemden kurtulmaları için bir
deniz seferi düzenledi. Bu sefer, müslümanların ilk denız savaşıydı. Bu
sefere gönüllü seçilen kimseler arasında eshab-ı kiramın ileri gelenleri
de vardı. Bunlar arasında Hz. Ebu Zer, Hz. Ebüdderda, Hz. Ubade bin
Samit ve hanımı Ümm-i Hiram da vardı.
Hz. Muaviye, bu orduya Hz. Abdullah İbni Kays'ı kumandan tayin etti.
Deniz yoluyla yolculuk başladı. Hz. Ümm-i Hiram, seksenaltı yaşında
olmasına rağmen, bu zahmetli yolculuğa katlanıyor, oradaki insanlara
İslâmiyeti bildireceklerini, onların da kurtuluşa, saadete
kavuşacaklarını düşünerek, teselli buluyordu.
teyzesidir. Resulullahın da teyzeleri tarafından akrabasıdır. Cahiliyye
devrinde Amr bin Kays ile evlendi. İman ile şereflenip, müslüman oldu.
Kocası iman etmeyince, ayrıldılar. Ondan Kays ve Abdullah adında iki
oğlu oldu. Müslüman olduktan sonra, ensarın büyüklerinden Ubade bin
Samit ile evlendi. Bundan da Muhammed adında bir oğlu oldu.
Gazaya giderler
Ümm-i Hiram'in Medine-i Münevveredeki evini, Resulullah efendimiz sık
sık ziyaret ederdi. Ümm-i Hiram da bundan çok memnun olur ve çok ikramda
bulunup, hizmet etmekle şereflenirdi.
Yine Resulullah efendimiz evine teşrif etmiş ve istirahat için evinde
uyumuştu. Bir müddet sonra Peygamber efendimiz gülümseyerek uyandılar.
Bunun üzerine Ümm-i Hiram sordu:
- Ya Resulallah! Niçin güldünüz?
- Ey Ümm-i Hiram! Ümmetimden bir kısmını gemilere binmiş hâlde, kâfirlerle gazaya giderlerken gördüm.
- Ya Resulallah! Duâ et, ben de onlardan olayım!
Peygamberimiz de onun bu arzusunu geri çevirmeyip, kabul etti ve şöyle duâ buyurdular:
- Ya Rabbi! Bunu da onlardan eyle!
Resulullah efendimiz tekrar uyuyup, yine gülümseyerek uyandılar. Tekrar gülme sebebini sorunca, buyurdular ki:
- Bu defa da, ümmetimden bir kısmının, padişahların tahtlarına
kuruldukları gibi debdebeli bir kalabalık hâlinde gazaya gittiklerini
gördüm.
Ümm-i Hiram bu sefer de dedi ki:
- Ya Resulallah! Duâ et, ben de bir gazi olarak onların arasında bulunayım.
Bu sefer Peygamberimiz buyurdu ki:
- Hayır, sen öncekilerdensin.
Böylece onun deniz seferinde bulunacağını önceden haber vermiş oldu.
Ümm-i Hiram, Resulullah efendimizin vefatından sonra, kocası Ubade bin
Samit Şam'a gönderilen ilmî heyet içinde olduğundan, Humus'a
yerleştiler.
Seksenaltı yaşında idi
Halife Hz. Osman'in izniyle, 647 yılında Hz. Muaviye, Kıbrıs adasındaki
insanların da saadete kavuşmaları, cehennemden kurtulmaları için bir
deniz seferi düzenledi. Bu sefer, müslümanların ilk denız savaşıydı. Bu
sefere gönüllü seçilen kimseler arasında eshab-ı kiramın ileri gelenleri
de vardı. Bunlar arasında Hz. Ebu Zer, Hz. Ebüdderda, Hz. Ubade bin
Samit ve hanımı Ümm-i Hiram da vardı.
Hz. Muaviye, bu orduya Hz. Abdullah İbni Kays'ı kumandan tayin etti.
Deniz yoluyla yolculuk başladı. Hz. Ümm-i Hiram, seksenaltı yaşında
olmasına rağmen, bu zahmetli yolculuğa katlanıyor, oradaki insanlara
İslâmiyeti bildireceklerini, onların da kurtuluşa, saadete
kavuşacaklarını düşünerek, teselli buluyordu.
muslim- ilim ehli
- Mesaj Sayısı : 22
Similar topics
» Hz.Ademin Halife Olarak Yaratılması
» Şakalarıyla Meşhur Sahabi Nuayman Allah O'ndan Razı Olsun
» Ayetlerle konuşan kadın
» Hadislerle Kadın
» İhtiyar ve Üç Kadın
» Şakalarıyla Meşhur Sahabi Nuayman Allah O'ndan Razı Olsun
» Ayetlerle konuşan kadın
» Hadislerle Kadın
» İhtiyar ve Üç Kadın
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz