HİCRET
Allah'ın selamı hidayete tabi olanlara olsun

Hoş geldiniz lütfen üye olunuz.

Allah (c.c) size bu dünyada ve ahirette af ve afiyet versin amin.

Join the forum, it's quick and easy

HİCRET
Allah'ın selamı hidayete tabi olanlara olsun

Hoş geldiniz lütfen üye olunuz.

Allah (c.c) size bu dünyada ve ahirette af ve afiyet versin amin.
HİCRET
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

104. HÜMEZE SÛRESİ Tefsiri

Aşağa gitmek

104. HÜMEZE SÛRESİ Tefsiri Empty 104. HÜMEZE SÛRESİ Tefsiri

Mesaj  erkam Paz Şub. 03, 2013 6:35 am

Mekke döneminde gelen bu sûre 9 ayettir.
İlk ayette geçen “Hümeze” kelimesi sûrenin adı-dır.
Bütün müfessirler sûrenin, Mekke döneminde geldiğini söyler. Sûrenin anlatım tarzı ve konusu da bunun ilk dönemde olduğunu göstermektedir.
Hümeze sûresinde İslam öncesi Arap toplumunda zenginlerde görülen ahlaki bozuklukların tanıtılması ve engellenmesi konu edilmiştir. Aslında her arab, kendi iç dünyasında toplumun bu yönünü biliyor, bunlara katılmıyordu. İlk ayetlerde zenginliğin verdiği şımarıklıkla toplumda sergilenen bu tür ah-laksızlıklar hatırlatıldıktan sonra, bu gibi insanların kötü sonları bildiriliyor: Böylece sûre ile karşı karşıya olan herkes, rahatlıkla anlasın ki bu tür kötü ahlak ve karaktere sahip olanlar sonunda mutlaka ceza çekecekler. Çünkü o tip insanlar, dünya hayatında, hep zengin olarak hiçbir ceza görmüyor ve hiç ra-hatsız edilmiyorlar. Bundan dolayı ahiret olsun ki herkes yaptığının karşılığını görsün.
Mekke döneminin başlangıcında gelen surelerde islam prensiplerinin nasıl bir yöntemle insan zihnine ve topluma yerleştirildiği son beş sure incelenince kolayca anlaşılacaktır. Zilzal'de: Ahirette insanın en küçük önemsiz gördüğüne kadar bütün amelleriyle karşı karşıya geleceği anlatılmış, Adiyat'ta o günün toplumsal bozuklukları, kan dökme, fesat, anarşi, bozgun hatırlatılarak, insanın kendisine verilen imkânlarla Allah'a c. nankörlük ettiği vurgulanarak dikkat etmesi, ölümle yeni bir hayatın başlayacağı, orada her şeyin, hatta kalblerde taşınan niyetlerin bile hesap konusu edileceği, bunlara göre karşılık verileceği bildirilmişti. Karia'da o müthiş kıyamet sahnesi ile, insanların iyi veya kötü sonlarının o gün-kü tartılara bağlı olduğu hatırlatılmış, Tekasür'de insanların maddeci-materyalist inançları eleştirilmiş ve bu inanca bağlı olarak yaşanan hayatın birimleri dünya hırsı, iktidar tutkusu, zevk, menfaat, lüks, ma-kam, şöhret, bu uğurda yarış vb. şeylerin insanı gaf-lete düşürüp oyaladığı belirtilerek bu dünya hayatın alabildiğine sınırsız, sorumsuz bir alan olmadığı, aksi-ne, yaşadığımız her an, yararlandığımız her nimetten nasıl elde ettiğimiz, nerede, nasıl harcadığımız gibi sonunda hesap vereceğimiz vurgulanmıştı. Asr’da ise, eğer bireysel yaşantısında herkesin iman ve onun gerektirdiği salih ameli yoksa, toplumsal planda hakkı telkin ve dirençli olmayı tavsiye ihmal ediliyorsa, gerek fert, gerek toplum ve hatta tüm insanlığın hüsranda olacağı, zamanını boşa verip zarar edeceği gayet açık ve net bir biçimde ifade edilmişti. İşte hemen bundan sonra yer alan Hümeze sûresinde de islam öncesi cahiliye döneminde yaygın reislik örneği, insanlara gösterilerek şöyle bir soru sorulmuştur: Bu tür insanların hüsranı için yeter sebep yok mu, bunlar zarar ve ziyandan kurtulabi-lecekler mi?
بِسْمِ اللهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahman, Rahim olan Allah adıyla
وَيْلٌ لِكُلِّ هُمَزَةٍ لُـمَـزَةٍ
(1) Arkadan diliyle çekiştirip, ayıp kusur arayan, iftira eden, yüze karşı el, kaş, göz işaretleriyle alay eden, laf atan ve bunu sürekli alışkanlık haline geti-renlerin vay haline.
“Hümeze” ve “Lümeze” çoğu zaman aynı an-lamda, hatta bazen birbiri yerine kullanılan iki keli-medir. Burada her iki kelime birlikte kullanılınca ma-na şöyle olur: Bu, kendisine, “yazıklar olsun, vay haline” denilen adam alışkanlık haline getirerek, yerine göre ve sürekli, insanlara hakaret eder, onları küçük görmeye çalışır. Eliyle hareketler yaparak, kaş göz işaretiyle alay eder. Zelil etmeye çalışır. Laf taşır, ayıp ve kusur arar, gıybet eder, iftira eder, arkadan konuşur, toplumda rezil etmeye uğraşır, kavgacıdır. İnsanların aralarını açar, kısaca yüz yüze ve arka-dan, eliyle, diliyle, kaşıyla, gözüyle, lafıyla, işaretiyle kendisini tam ve mükemmel zannederek başkalarını kötülemeye, eksik-kusur aramaya, yanlış göstermeye çalışır ve de bunu huy edinmiştir.
الَّذِي جَمَعَ مَالًا وَعَدَّدَهُ
(2) İşte, o mal toplayıp biriktiriyor ve malını sayıp duruyor.
Bu ayet, ilk ayetle kötülenen adamın bu huyunun servet ve zenginlik şımarıklığından kaynaklandığını gösteriyor. Ayette geçen جَمَعَ مَالًا ifadesi toplanıp biriktirilen malın çokluğuna وَعَدَّدَهُ ifadesi ise adamın cimri, maddeci, paraya tapan bir tip oldu-ğuna işaret etmektedir.
يَحْسَبُ أَنَّ مَالَهُ أَخْلَدَهُ
(3) Bu adam, kendisinin olan şeyleri sonsuz ola-rak koruyabileceğini, malının ebediyen elinden çıkmadan kendisinde kalacağını zanneder.
Ayetin manası şöyle de anlaşılabilir. Böyle malı mülkü olan bir adam hiç ölmeyeceğini, malıyla bir-likte ebediyen yaşayacağını, malının ona ebedilik kazandıracağını zanneder. Yani mal toplayıp yığa-rak, onu saydıkça sayarak, bir gün gelip öleceğini, bunları terkedip gideceğini bile hatırlamaz. Hiç öl-meyecek ve malıyla sürekli var olacağını zannıyla hesaplar, planlar yapar.
كَلَّا لَيُنْبَذَنَّ فِي الْحُطَمَةِ
(4) Hayır, hayır! Öyle zannettiği gibi değil, bu adam kesinlikle hutameye atılacaktır.
“Hutame” cehennemin bir adıdır. Aslı kırıp ge-çirmek, ezmek, parçalayıp atmak manasına “Hatm” kelimesidir. Çünkü cehennem korkunç ateşi ve müthiş derinliği ile içine atılan her şeyi paramparça edecek, kırıp geçirecektir.
Nebz ise bir şeyi önemsiz hakir ve değersiz kabul ederek atmak demektir. İşte malı-mülkü sebebiyle zenginliği yüzünden kendini bir şey zanneden o adam, hiç değer verilmeyerek hor, hakir ve zelil olarak cehenneme atılıverecektir.
وَمَا أَدْرَاكَ مَا الْحُطَمَةُ
(5) Peki nedir Hutame bilir misin? Gerçi nereden bileceksin?
نَارُ اللهِ الْـمُوقَدَةُ
(6) O Allah’ın bir ateşidir. Alev alev tutuşturul-muş.
Kur’an-ı Kerim de sadece burada Cehenneme Allah’ın c. ateşi denilmiştir. Böylece ateşin Allah’a c. ait oluşu ile korkunçluğu anlatılmaktadır. Bununla birlikte, Allah’ın c. dünya zenginliğine takılı kalanları sevmediği, mal-mülk sebebiyle gurur ve kibire kapı-lanlara işte bu kendi ateşiyle azap edeceği de ha-tırlatılmaktadır. Yani Allah’ın c. azap için hazırladığı bir de ateşi vardır. Ve sûrenin başında tanıtılan tip-teki insanları oraya atacaktır.
اَلَّتِي تَطَّلِعُ عَلَى الْأَفْئِدَةِ
(7) Kalplerin üstüne tırmanıp çıkan, yürekleri kaplayıp üstünde yükselen, böylece taa gönüllerin içine işleyen ateş.
“اطلع” kelimesi tırmanmak, yukarı çıkmak anlamı-na gelir. Ayrıca haberdar olmak anlamı da vardır.
الْأَفْئِدَةِ ise Kalb anlamına gelen “فؤاد” in çoğulu-dur. Ama bu “kalb” göğüs boşluğundaki kan mer-kezi için değil bilinç, düşünce, duygu, istek, inanç, irade, niyet merkezi olarak kullanılmıştır. Ateşin kalbe kadar yükselmesi ve ona işlemesi: Cezayı hak eden insanların düşünce, inanç, istek, niyet ve iradelerinin kötülük merkezine kadar varması, orayı yakmasıdır. Bir başka açıdan ateşin kalbe gitmesi, O’nun dünya ateşi gibi kör, bilinçsiz olmadığını, aksine kalbi yoklayıp ona göre azab ettiğini, hak eden etmeyenleri fark ettiğini, şuurla hareket ettiğini anlatır.
إِنَّهَا عَلَيْهِمْ مُؤْصَدَةٌ
(8) İşte bu ateş, o insanların üstüne kapatılıp ki-litlenecektir.
Yani günahkârlar cehenneme, ateşe atılacak, üzerlerine ateşten kapaklar kapatılacak. Artık orada kapı pencere değil, en ufak bir delik bile bulama-yacaklar.
فِي عَمَدٍ مُمَدَّدَةٍ
(9) Dikilmiş uzun direklere, uzatılmış direklere bağlı olarak yani direklere bağlı uzatılmış olarak orada kalacaklar.
Bu ayet birkaç şekilde anlaşılabilir.
a) Açılmamaları için Cehennem kapılarına uzun uzun direkler dayanması, dikilmesi. Böylece iyice sağlam kapatılmış olması.
b) Suçluların uzun ve yüksek direklere bağlanma-sı.
c) Cehennem ateşinin uzun direkler şeklinde alevlerinin yükselmesi.

erkam
erkam
Admin

Mesaj Sayısı : 263

https://hicret.yetkin-forum.com

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön

- Similar topics

 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz