Ailede Hizmet
HİCRET :: İslam'da Aile :: Aile
1 sayfadaki 1 sayfası
Ailede Hizmet
Hz.Aişe’ye “Hz.Peygamber evde ne yapardı?” diye sordular. O da “Ailesinin işlerine yardım ederdi, namaz vakti gelince de namaza giderdi” dedi.
Sahabileri tarafından çok sevilen, herkesin hizmetinde bulunmayı istediği Efendimiz, her işini kendisi yapmayı çok severdi. Evinde ailesinin işleri ile meşgul olmayı, kendi elbiselerini temizlemeyi, yırtıklarını dikmeyi, ayakkabılarını tamir etmeyi, bizzat kendisi yapmayı tercih ederdi.
Hatta; (Hz.Aişe’nin rivayetine göre) evini süpürür, koyunları sağar, devesinin yemini verir, hizmetçileri ile birlikte yer, onunla hamur yoğurur, çarşıdan aldıklarını kendisi taşırdı.
Bir defasında satın aldığı elbiselerini Ebu Hureyre’nin taşımak istemesi üzerine;
“Bir şeyi sahibinin taşıması daha uygundur” buyurarak onun taşımasına izin vermemişti.
Büyüklerimizin üstün tevazu anlayışını iyi kavramaktan çok aciziz, değil mi? Belki de yetişme tarzından kaynaklanıyor.
çocuklarımıza küçük yaştan itibaren ev işlerinde hanımlara yardım etmenin, erkekliğin şanından olmadığını söyler dururuz. Bu sebeple de erkek çocuklarımız, anne ve ablalarına yardım etmenin erkeklere yakışmayacağı kanaatiyle yetişirler. Hatalı bir tutum olduğunun farkına, çocuklarımız büyüyünce varıyoruz.
Erkek ev işlerinde ailesinin yardımında bulunduğu zaman hiçbir şeyini kaybetmez. Aksine aile fertlerinin sevgisini daha çok kazanır. şayet ev işlerinde hanımlarına yardım etmek, onların taşımaya çalıştığı ağır yükün bir ucundan tutarak rahat nefes almalarını sağlamak, erkekliğe yakışmayan veya erkekliğe zarar veren bir husus olsaydı bunu herkesten önce Peygamber Efendimiz yapmazdı.
Bizim hedefimiz, gayemiz, hayat düsturumuz onu örnek almak değil mi?
Ailesine olan sevgi ve şefkatinden, yuvasının huzuruna düşkünlüğünden dolayı ev işlerine yardım eden, ailesinin hizmetinde bir huzursuzluk çıkmasın diye gayret gösteren insanların haline “kılıbıklık” şeklinde vasıflandırmak son derece yanlıştır...
Efendimizin de bu tür davranışlarının gayesi aile yuvasındaki huzuru koruyup devam ettirmektir. Bizler de onu örnek alarak, yetişmekte olan yavrularımıza da bu konularda iyi örnek olmaya çalışmalı, onları gelecekte kuracakları yuvalarında mutlu edecek davranışların formüllerini vermeli, bu şekilde yetiştirmeliyiz..
ALLAH yardımcımız olsun...
Tuba Atalay
Sahabileri tarafından çok sevilen, herkesin hizmetinde bulunmayı istediği Efendimiz, her işini kendisi yapmayı çok severdi. Evinde ailesinin işleri ile meşgul olmayı, kendi elbiselerini temizlemeyi, yırtıklarını dikmeyi, ayakkabılarını tamir etmeyi, bizzat kendisi yapmayı tercih ederdi.
Hatta; (Hz.Aişe’nin rivayetine göre) evini süpürür, koyunları sağar, devesinin yemini verir, hizmetçileri ile birlikte yer, onunla hamur yoğurur, çarşıdan aldıklarını kendisi taşırdı.
Bir defasında satın aldığı elbiselerini Ebu Hureyre’nin taşımak istemesi üzerine;
“Bir şeyi sahibinin taşıması daha uygundur” buyurarak onun taşımasına izin vermemişti.
Büyüklerimizin üstün tevazu anlayışını iyi kavramaktan çok aciziz, değil mi? Belki de yetişme tarzından kaynaklanıyor.
çocuklarımıza küçük yaştan itibaren ev işlerinde hanımlara yardım etmenin, erkekliğin şanından olmadığını söyler dururuz. Bu sebeple de erkek çocuklarımız, anne ve ablalarına yardım etmenin erkeklere yakışmayacağı kanaatiyle yetişirler. Hatalı bir tutum olduğunun farkına, çocuklarımız büyüyünce varıyoruz.
Erkek ev işlerinde ailesinin yardımında bulunduğu zaman hiçbir şeyini kaybetmez. Aksine aile fertlerinin sevgisini daha çok kazanır. şayet ev işlerinde hanımlarına yardım etmek, onların taşımaya çalıştığı ağır yükün bir ucundan tutarak rahat nefes almalarını sağlamak, erkekliğe yakışmayan veya erkekliğe zarar veren bir husus olsaydı bunu herkesten önce Peygamber Efendimiz yapmazdı.
Bizim hedefimiz, gayemiz, hayat düsturumuz onu örnek almak değil mi?
Ailesine olan sevgi ve şefkatinden, yuvasının huzuruna düşkünlüğünden dolayı ev işlerine yardım eden, ailesinin hizmetinde bir huzursuzluk çıkmasın diye gayret gösteren insanların haline “kılıbıklık” şeklinde vasıflandırmak son derece yanlıştır...
Efendimizin de bu tür davranışlarının gayesi aile yuvasındaki huzuru koruyup devam ettirmektir. Bizler de onu örnek alarak, yetişmekte olan yavrularımıza da bu konularda iyi örnek olmaya çalışmalı, onları gelecekte kuracakları yuvalarında mutlu edecek davranışların formüllerini vermeli, bu şekilde yetiştirmeliyiz..
ALLAH yardımcımız olsun...
Tuba Atalay
rima- ilim ehli
- Mesaj Sayısı : 266
HİCRET :: İslam'da Aile :: Aile
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz